23.09.2022
Nae Sao Paulo süreci hakkında 22-23 Eylül tarihlerinde İzmir’de toplanan Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Sosyal İşler, Sağlık ve Sürdürülebilir KalkınmaKomisyonu üyelerine Nae Sao Paulo gemisine karşı yürütülen mücadele süreci hakkında bilgi vermek amacıyla 22 Eylül 2022 tarihinde Bergama Vapuru’nda bir panel gerçekleştirildi.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Aykut Akdemir, İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel, İzmir Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Dr. F. Yüce Ayhan, Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) Sosyal İşler, Sağlık ve Sürdürülebilir Kalkınma Komisyonu Başkanı Selin Sayek Böke ‘nin konuşmacı olduğu panelde Başkan Tunç Soyer, “Zehirli geminin geri gönderilmesi önemli bir başarıdır. Birlikte başardığımız bu mücadele Türkiye’de tektir. Bu direnişimiz birçok başlıkta dünyaya ve Türkiye’ye ilham olmuştur. İlk olarak işçilerimiz kazandı. Mücadelemiz sayesinde bu geminin sökümünden doğrudan etkilenecek ve sağlığı tehlikeye düşecek gemi söküm işçilerinin haklarını korumuş olduk. İkinci olarak doğamız kazandı, örnek bir doğa direnişi oldu. Akdeniz’e girecek tonlarca tehlikeli atığın kıtalararası taşınmasını engelledik. Doğanın haklarını savunmak için tarihe geçen bir mücadele sergiledik. Ve son olarak dayanışma kazandı. Merkezi yönetimlerin baskılarının yaşamın her alanında hissedildiği bu zor bir dönemde, yerelden evrensele uzanan örnek bir dayanışma sergiledik. Bir yerel yönetim olarak, Aliağalılar, İzmirliler, meslek örgütleri, sendikalar ve sivil toplum ile tam uyum içinde hareket ettik. Halkın gücünün ve katılımcı demokrasinin önünde hiçbir gücün duramayacağını ispat ettik” dedi.
TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Aykut Akdemir, “Bu çöplük kelebek etkisi yaratacak. Aliağa’yı kirlettiğimizde Avrupa temiz kalmıyor ya da dünyanın diğer toprakları temiz kalmıyor. Denize bıraktığımız her türlü tehlikeli atık, dünyanın bütün okyanuslarında dolaşarak dünyanın tümünün kirlenmesine neden oluyor. Aliağa’daki mücadelemiz sadece Aliağa’yı korumak üzerine değil. Türkiye’nin kirlenmesi Avrupa’nın kirlenmesidir, bütün dünyanın kirlenmesidir” şeklinde konuştu.
İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel, “İzmir’de ortaya çıkan büyük mücadeleyi vazgeçirmek için alınmış bir karar belki de. Biz vazgeçmemeyi öğrendik. Biz birlikte mücadele etmenin tadını gördük, mücadele edersek kazanabileceğimizin farkındayız. Bugünden yarına neyi değiştirmek isterlerse, başka yöntemlerle o zehir kütlesini İzmir’e getirmeye kalkarlarsa aynı gücü, aynı kararlılığı karşılarında bulacaklarını herkes biliyor. Geldiğimiz nokta bir başarı öyküsü. Mücadele devam ediyor. İzmir’deki örnek bütün Türkiye’ye yayılacaktır.” dedi.
İzmir Tabip Odası Yönetim Kurulu üyesi Dr.F.Yüce Ayhan ise konuşmasında Aliağa’nın en önemli sorununun kirlilik olduğunu belirterek bölgenin ve Türkiye’nin asbest sorununa değindi. Türk Toraks Derneği’nin 2015 yılında yayınladığı stratejik plan raporunda mesleki asbest maruziyetine ilişkin bilgi eksikliği vurgusuna dikkat çekerek kanıta dayalı bilimsel veriye olan gereksinime vurgu yaptı. Bölgede 2011 yılı ölüm nedenlerini araştıran bir çalışmanın sonuçlarına yer verdiği konuşmasında kansere bağlı ölümlerin ikinci sırada yer aldığını ve bunlar arasında da solunum yolu kanserlerinin başta geldiğini ifade eden Dr. F.Yüce Ayhan 2010 yılında Türkiye’de asbest kullanımının yasaklanmasına rağmen asbest maruziyetini engelleyecek önlemler alınmadığını, bunun etkilerinin uzun erimde görüleceğini belirtti. “Dünyanın 2030 Yılında Herkese Sağlık hedefine yöneldiği bir dönemde, o zaman geldiğinde biz bu bölgede asbeste bağlı ölümleri konuşuyor olacağız” diyen Dr. Ayhan dayanışma ve işbirliği ile sürdürülen mücadelenin olumlu sonuçlandığını, ancak toplum sağlığı ile iş güvenliği ve işçi sağlığı yönünden daha pek çok şey yapılması gerektiğini söyleyerek konuşmasını tamamladı.
Komisyon başkanı Selin Sayek Böke ise “Burada yaşayan 4,5 milyon insan var. Toksik gemiler sağlıksız ortamlar yaratmak için gelmesinler. İnsanlara ölüm getirmesinler. Bunun altında ekonomi var ama bu, sürdürülebilir ve sağlıklı olmalı. Yerel otoriterler bu anlamda çok önemli bir yer tutuyor. Buradayız, yerel güçleri kutlamalıyız. Toksik geminin gelmemesini sağladılar. Yarın da gelmemesini sağlamak için bunu yapmalıyız. Bu bizim için bir fırsat” dedi ve parlamenterler olarak desteklerinin devam edeceğini ifade etti.